Çok sevdiğim bir şarkıdır bu benim. Adana Demirspor- Ankaragücü maçını izlerken bu şarkıdan esinlendim ve maça uyarladım. Gerçekten sezon başında Avrupa’da ve ligde oynadığımız maçlardan eser yok şimdi...
Nasıl olsun ki? O zaman ki kadrodan...
Kalede oynayan Goran’ı sezon başında, Ertaç’ı ilk yarı bitmeden kaybetmişiz...
Defansımızın kanatları Svensson ve Rodrigues uçmuş, gitmiş elimizden, dur dememişiz...
Orta alan demirbaşları Belhanda ve Badou Ndiaye’nin sözleşmeleri feshedilmiş...
Forvette Niang’ı kaybetmişiz...
Bitmedi...Daha da Murat başkan Yusuf Sarı ve Gravillon’un satılacağını söylüyor. Emre Akbaba’ya Ankaragücü, Yusuf Erdoğan’a Samsun talipmiş...
Gel de söyleme...O eski takımımız nerede? Eski halinden eser yok şimdi...
Eski günlere dönmek adına umut var mı?
Bana göre yok...Murat Başkan çok önceden para eden futbolcuları nakde çevirmeyi planlamış, bütçeyi küçültmüş, kalan mevcutlarla lige devam etmeyi hedeflemiş...
Maçtan sonra basın toplantısında, takımımızın çiçeği burnunda hocası Hikmet Karaman’a bir soru yönelttim. ‘’ Hoş geldiniz yabancısı olmadığınız Adana’ya ama öyle bir dönemde geldiniz ki, takımın iskeleti bozulmuş, tutmuş aşıları sökülmüş hatta daha gidecek isimleri de sayarsak...Bu takımla mı devam edeceksiniz yoksa Murat başkandan ‘’Gelenlerin gidenleri aratmayacağı’’ transferler sözü alarak mı geldiniz? Hikmet hoca transfer konusunda umutlu konuştu. Umarım, onlar haklı çıkarlar, ben yanılırım. Ben bu saatten sonra Murat başkan’ın yüksek bütçeli, kaliteli oyuncu alacağına inanmıyorum. Maliyeti düşük Tunus’lu oyuncu gibi bulurlarsa, alırlar...
Hikmet hoca aranan kan mı?
Murat başkan Kluivert hocayı gönderdikten sonra ‘’15 gün içinde yeni hocamız takımımızın başında olacak’’ şeklinde beyanat vermişti. Serkan ve Cengiz hocalarla çıkılan maçta puanlar toplanınca fikir değiştirdi, ‘’Serkan hoca ile yola devam edeceğiz’’ dendi. Ziraat Türkiye kupasında alt lig takımı Erzincan’a elenince fikir yine değişti, Hikmet hoca ile çalışmaya karar verildi. Şimdi soruyorum? Bu tutarsızlık, gelecek için sizlere umut veriyor mu?
Hikmet hoca zor günlerin adamıdır, yarı yolda aldığı takımlara derman olmuştur. Umarım bize de faydalı olur ama bu oyuncu topluluğu ile işi zor...
Gelelim Ankaragücü maçına...
Kalede Magomedaliyev’den taraftar şikayetçi. Önemli kurtarışlar yapmasına karşın, araya sıkıştırdığı hatalar ve yediği goller, taraftarı rahatsız etmiş durumda. Ankaragücü karşılaşmasında kapadığı köşeden gol yemesini affedemem...
Defansın kenarlarında oynayan Svensson ve Rodrigues’i çok arayacağız. Ankaragücü karşısında bu isimlerin yerlerine Dorukhan ve Abdurrahim oynadı. Dorukhan kimliğini, özgüvenini, reflekslerini kaybetmiş. Bu saatten sonra olmaz ve ısrarın faydası yok...Abdurrahim iki önemli atak geliştirmesine karşın, 16 top kaybı ve öyle pozisyon hataları yaptı ki, bunlardan birinde gereksiz faulle frikike sebebiyet verdi, o da golle sonuçlandı...
Defansın göbeğinde Semih- Cisse ikilisi, takımımızın en güvenilir yanı. Semih 12 isabetli uzun topuyla, Cisse 3 yüksek topta hava hakimiyetiyle göze çarptı. Hikmet hoca bu ikiliyi bozmamak adına Gravillon’u ön libero da kullandı. Gravillon ön libero başladığı maçın ortasında sağbek oldu, maçı stoperde bitirerek joker olduğunu gösterdi...
Hikmet hoca gerektiğinde bu üçlüyle, üçlü savunmaya dönebilir...
Stambouli- Michut- Emre Akbaba üçlüsü orta alanın yükünü çektiler. Stambouli tecrübesini, Michut %92 isabetli pasla tekniğini, Emre çalışkanlığını konuşturdu ama üçününde eksikleri vardı. Stambouli ve Michut fizik eksikliği hissederken, Emre’de 14 top kaybıyla oynadı...
4-6-0 taktiği ile oynadığımız santrforsuz oyunda bu görevi Emre yapmaya çalıştı. Sol kanatta Yusuf Erdoğan başarılı akınlar geliştirirken, sağ kanatta Akıntola sahanın yıldızıydı belki de geldiğinden bu yana en etkili oyununu oynadı. O zaman insanın aklına hemen şu soru geliyor. Bu Akıntola sezonun ilk yarısının büyük bölümünde neredeydi, niçin yararlanılmadı, bilen var mı? Akıntola şovdan neden mahrum kaldık?
Sonradan oyuna giren Manev- Nani- Barasi- Motez'den hiçbiri kulübeden gelen güç olamadılar...
Özetle...
Takımımızın o eski halinden eser olmayınca, taraftar tribünleri de terketmişti. Transfer ayındayız, eski günlere dönme şansı elimizde ama Murat başkanın önemli transferlere imza atmaya, bütçeyi yükseltmeye niyeti var mı? Ligin ikinci yarıları daima zor geçer, puan aslanın midesine iner. Görüyorsunuz düştü denen Pendik, Beşiktaş’a 4 attı ve bundan sonra daha çok canlar yakacak. Umarım, gelecek olanlar, gidenleri aratmaz, ligi gönlümüzde ki yerde bitiririz...
