Stadı dolduran taraftarlarına ‘’Oh bee…Nihayet 3 puan’’ dedirtti. Ben de sizlere 3 haftadır sağlık operasyonum dolayısıyla hasrettim, bu galibiyetle hasretim sona erdi, artık beraberiz. Maçtan sonra çiçeği burnunda Metin Başkan ile Hikmet hocanın kucaklaşarak sevinç naraları atmaları görülmeye değerdi. Takımımızı 100 dakika boyunca destekleyen taraftarlarımızda, futbolcularımızla galibiyet keyfi yaşamadan onları soyunma odasına göndermedi…
Rakip kimdi?
Elbette Karagümrük’tü de, karşımıza Perşembe akşamı Türkiye kupasında güzel bir oyunla Galatasaray’a sahayı dar ederek eleyen takım mı çıkacaktı yoksa galibiyetin rehavetine kapılan, ayakları yere basmayan havalanmış oyunculardan kurulu takım mı olacaktı? İkincisi oldu, ‘’Galatasaray’ı eleyen Karagümrük, bizi parçalar’’ diyenler yanıldılar, 35 puanla ateş hattından şimdilik uzaklaştık…
Yeni transferlerimiz…
4 yeni transferimiz ilk 11 de yer aldı, 5. si de sonradan oyuna girdi. Ocak transferi zordur, derler... Yeni transferlerin aşılarının tutması, takıma uyum sağlamaları zaman alır, derler…Doğrudur, ilk izlediğim maçta ki fikirlerim ileride yanıltabilir ama ben sizlerle Karagümrük maçı görüşlerimi paylaşacağım.
Youcef Atal… Bize transfer olmadan önce adı 3 büyüklerle anılmıştı. 27 yaşında ki Cezayir’li futbolcu kalitesini ve özgüvenini Karagümrük karşısında gösterdi. Oyunun her iki yönünü de oynayabilen sağ kanat oyuncusu buluştuğu 77 topu, %84 isabet oranıyla kullandı. 4 top çalma, 4 başarılı kanat bindirmesi ile benden 7.1 puanla geçerli not aldı…
Milad Mohammadi…30 yaşında ki İran’lı, Emre Mor karşısında zor bir göreve soyunmuştu ama hakkından gelmesini bildi. Buluştuğu 44 top da %90 isabetli pası yakalaması olumlu yanı ancak hücum aksiyonlarında topu arkadaşlarıyla buluşturma oranını yükseltmesi gerekiyor. 6 top çalma ile benden 7 puan aldı…
Maestro…20 yaşında ki Angola’lı gencin geleceği parlak. Uzun vadeli kontrat yapılmalı yoksa kaparlar, göz kamaştırıyor ön libero da oyun kurucu görevinde. 4 uzun top oynadı, dördü de isabetli. Benden 10 üzerinden 7 not aldı. Karagümrük karşısında yan paslarda yüksek isabet oranı yakaladı, bu oranı dikine pasları arttırarak yakalamalı…
Steven Mendoza…Karagümrük karşısında ortaya koyduğu oyun, benim için hayal kırıklığı. Bileklerinin yumuşaklığını ve hızını hissettim ama süreklilik yok. Sol kanatta kendini hapsetti 31 yaşında ki Kolombiyalı. Sadece uzatmalarda sağa deplase olduğunu gördüm. 45 topla buluşmada yakaladığı %68 isabet çok düşük. Ayrıca 3 başarısız top sürme girişimi ve 16 top kaybı, bir forvet oyuncusu için çok fazla. Notu 6… Umarım ilerleyen maçlarda gerçek kimliğini yakalar…
Son yarım saatte süre alan Abat Aimbetov’a geçerli not veremedim. 6 topla buluşmanın yarısın kaybetmesi, başarısızlığının göstergesi. Santrforda görev aldığı halde kaleye şut çekmemesi olumsuz yanı. Notu 5.3…28 yaşında ki Kazak futbolcunun Demirspor’a neden transfer olduğunu kanıtlaması lazım…
Sorun orta alanda…
Geçen sezon takımımızı başarıya koşturan orta sahada Stambouli- Badou Ndiaye- Belhanda gibi 3 kaliteli tecrübe görev yapıyordu. Karagümrük karşısına orta alanda Michut(21)- Maestro(20)- Emre(31) üçlüsüyle çıktık. Kalite ve deneyim olarak belki eksikleri vardı ama kesinlikle enerjileri, koşu mesafeleri geçen sene ki üçlüden fazlaydı. Ancak çok çalışkan olmalarına karşın, pas tercihlerinde yanlışlıklar ve pasın şiddetini ayarlayamama gibi unsurlar, orta alan da eksikliği hissettiriyor. Emre ve Michut’un topla fazla oyalanması, 13 top kaybı, paslarında %72 isabet oranları karne notlarını düşürüyor. Michut’u ilk izlediğimde bundan iyiydi, oynadıkça daha iyiye gitmesi gerekirken üstüne koyamadı…
Hikmet hocanın parmak basması gereken konu, orta alanın verimini yükseltmek ve ceza alanına daha fazla girmelerini istemek…
Balotelli hazır değil…
Balotelli’nin yararlı olabilmesi için öncelikle fazla kilolarından arınması gerekli. Futbol aklına ve deneyimine kimse laf söyleyemez. Oyunda kaldığı 1 saat süresince buluştuğu 27 topta %52 isabet kaydetmesi, istediklerini yapamadığının göstergesi. Balotelli 13 top kaybıyla oynamaz. Her ne kadar akıllı pasların çoğu kendinden çıktıysa da, günümüz futbolu için durarak oynama yeterli değil…Kalan 10 maçımızda daha toparlanması gerek çünkü ona ihtiyacımız var…
Gözlerim Yusuf Sarı’yı aradı…
Forvetin sağ kanadında sakatlığı nedeniyle oynayamayan Yusuf Sarı’nın eksikliği belli oldu. Bir an önce formasına kavuşması hem takımımız hem de kendisi için gerekli. Göstereceği performans onu haziranda Avrupa Şampiyonasında yıldız yapacaktır…
Atan ile tutanın iyi olmalı…
Yukarıda ki özdeyiş futbolda çok kullanılır. Mevcut takımımız bozulmasına karşın şu anda fena bir takımımız yok. Yeni transferler uyum sağladığında daha iyi olacağız. Bu genç ve gelecek vadeden takım korunup bir de bunlara kaliteli bir kaleci ve golcü ilave edilirse, seneye sezona hazır bir takımla başlayabiliriz…
Kısa kısa…
-Kalede Magomedaliyev hata yapmadan önemli kurtarışlar yaparak 3 puanda önemli rol oynadı…
-Semih- Gravillon ikilisi iş başındaydı. Her ikisi de birkaç pozisyon hatası dışında görevini yaptı. Gravillon oyun kuruculuğu, Semih isabetli uzun pasları ile ön plana çıktı…
-Yusuf Erdoğan rakibin sol tarafını hırpalamasına karşın, gol kaydına adını yazdıramadı. Hızın daha verimli kullanmalı…
-Orta hakem Murat Erdoğan vasat bir yönetim gösterdi…
-Muhteşem taraftarımız hafta içi olmasına karşın tribündeydi ve takımımızı destekledi…
Özetle…
Uzun süre sonra 3 puanla tanışmak çok güzeldi ama ortaya konan oyun yeterli değildi. Buna ‘’takımımız yeni, henüz alışma devrindeler’’ gibi bahaneler bulunabilir ama bizim bahane ile uğraşacak zamanımız yok. Kaldı lig bitmesine 10 hafta. Hikmet hoca ilk etapta Konya ve Sivas maçlarını kayıpsız geçmeli sonrasında milli maç arasını iyi değerlendirmelidir. Her ne kadar gelenler gidenleri aratsa da, olumlu yeni transferlerle gelecek senenin takımı kurulabilir ve ben geleceğe umutla bakabilirim…
