KAHRAMANMARAŞ merkezli depremlerden etkilenen depremzedeler için olmayan ihaleleri varmış gibi göstererek çok sayıda firmadan 'teminat' adı altında, şahsi hesabına para yatırtarak yaklaşık 50 milyon lira dolandırıcılık yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılanan Adana'nın merkez Yüreğir ilçesi eski kaymakamı Mustafa Kılıç, 'nitelikli dolandırıcılık' suçundan 70 yıl hapis ve 601 bin lira adli para cezasına çarptırıldı.
Depremzedeler için olmayan ihaleleri varmış gibi göstererek çok sayıda firmadan 'teminat' adı altında, şahsi hesabına para yatırtarak yaklaşık 50 milyon lira dolandırıcılık yaptığı iddia edilen eski Yüreğir Kaymakamı Mustafa Kılıç ile kendisini cumhurbaşkanı yardımcısı danışmanı olarak tanıttığı öne sürülen Özgür Akgül ve Paşa Yaşar'ın yargılandığı davanın karar duruşması görüldü. Adana 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu Kılıç cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada, diğer tutuklu sanık Özgür Akgül, tanıklar, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Tutuksuz sanık Paşa Yaşar ise duruşmaya katılmadı.
Esasa ilişkin mütalaasını tekrar eden Cumhuriyet savcısı, sanık Mustafa Kılıç'ın 'kamu kurum ve kuruluşları ve benzeri tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık' suçundan 16 kez olmak üzere 160 yıla, tutuklu sanık Özgür Akgül'ün 9 kez olmak üzere 90 yıla ve tutuksuz sanık Paşa Yaşar'ın tek dolandırıcılık eylemi nedeniyle 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.
'İHALE SÖZ KONUSU DEĞİLDİR'
Savunmasında kimseyi dolandırmadığını ve 23 yıllık meslek hayatında yasa dışı hiçbir işe karışmadığını öne süren sanık Kılıç, "Görev yaptığım süre zarfında doğrudan temin yapıldı. İhale söz konusu değildir. İhale denilerek olay başka yönlere çekiliyor. Benim kaçma şüphem yoktur. Ben gözaltı kararı verildiği gün Mersin İl Emniyet Müdürlüğü'ne gittim. Kimseyi dolandırmadım. Benim hesap hareketlerim bilirkişi marifetiyle incelensin. Ben alacaklı olan kişilere parasını ödeyeceğim. Ben dolandırıcılığa tevessül dahi etmedim. Uzun süredir tutukluyum ve bakıma muhtaç zihinsel engelli kızım var. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum" dedi.
'KİMSENİN BİR LİRASINI ALMADIM'
Sanık Özgür Akgül de suçlamaları reddederek, "Ben kimseye 'Cumhurbaşkanlığında çalışıyorum' demedim. Ben Mustafa Kılıç'ın makam kapısından giriş çıkış yapmadım. Hep özel kalem bölümünde normal vatandaş gibi bekledim. Firmaların bazı temsilcilerinin kaymakamla tanışmak için benden talebi oldu. Ben firmaların parasal ilişkilerine asla karışmadım. Ben Kaymakam Mustafa Kılıç tarafından kullanılıp ortaya atılmış bir insanım. Kimsenin bir lirasını almadım. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim" diye konuştu.
BELGEDE SAHTECİLİKTEN DE SUÇLANDI
Mahkeme heyeti, Mustafa Kılıç'a 'kamu kurum ve kuruluşları ve benzeri tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık' suçundan 70 yıl hapis ve 601 bin lira adli para cezası verdi. Sanık Özgür Akgül ise 50 yıl 10 ay hapis ve 408 bin lira adli cezasına çarptırıldı. Heyet, sanık Paşa Yaşar'a ise 'yüklenen suçun, sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması' gerekçesiyle beraat verdi. Sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verildi. Öte yandan, Mustafa Kılıç hakkında 'belgede sahtecilik' suçundan Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına da hükmedildi.
