Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı S. Haluk Uygur, 10 Kasım Atatürk ölüm yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajında, 1935 yılında Hititler'in başkenti Hattuşaş ve prens mezarlarının bulunduğu kent Alacahöyük'ün kazılmasını sağladığını belirterek, “Amacı yaratmaya çalıştığı yeni ulusun, 4000 yıllık geçmiş ile bağını kurarak sağlam temeller oluşturmaktı. Bu kazının amacı basit bir arkeolojik kazıdan öte, Anadolu'un tarihini oluşturacak bilgilerin bilimsel olarak toplanıp, ülkeyi işgal etmeye çalışanların tezlerine bilimle karşılık verebilmekti” dedi.
Uygur, Atatürk’ün bir arkeolojik kazının ne kadar pahalı bir şey olduğunu bilerek, cebinden 3000 lirayı Afet İnan'a vermek suretiyle, 1935 yılında Hititler'in başkenti Hattuşaş ve prens mezarlarının bulunduğu kent Alacahöyük'ün kazılmasını sağladığını belirterek, “Amacı yaratmaya çalıştığı yeni ulusun, 4000 yıllık geçmiş ile bağını kurarak sağlam temeller oluşturmaktı. Bu kazının amacı basit bir arkeolojik kazıdan öte, Anadolu'un tarihini oluşturacak bilgilerin bilimsel olarak toplanıp, ülkeyi işgal etmeye çalışanların tezlerine bilimle karşılık verebilmekti” dedi.
Emperyal güçlerin Ege ve Akdeniz'in bir kısmında bulunan Helenistik kalıntıları gösterip, Anadolu'nun sahipleri olarak kendilerini göstermeye çalıştıklarını kaydeden Uygur, şöyle devam etti:
“Atatürk ise geniş tarih bilgisiyle Anadolu'nun tümünde Helenlerden 1500 yıl önce Hatti ardından Hitit uygarlığı olduğunu biliyor ve emperyal tezlere karşılık verebilmek için Hattuşaş'ın kazılmasını ve Hitit Alfabesinin okunmasını istiyordu. Okunmamış binlerce Hitit tabletinde yatan sırların, kendisinin Nutuk'ta söylediği gibi, Anadolu'nun tarihin ilk çağlarından beri çeşitli etnografik toplumları bir araya getiren bir halk olduğunu açığa çıkaracağını biliyordu. Bunun için kurduğu yeni devletin başkentinin amblemini Hitit Güneşi yaptı, kurulmasına vesile olduğu önemli bankalardan birinin adını Etibank (ki Eti; Hitit isminin Fransızca versiyonudur) koydu. Bu yüzden Ankara'nın amblemini değiştirip, başka bir şey yapmak, ülkeyi bütünleştiren bir tezi yok etmek anlamına gelir. Ve bu bir beka sorunudur. Bu anlamda biz Altınoran olarak, on Kasımların bir yas günü değil, Atatürk'ü anlamak için fırsat olduğunu düşünürüz. Bu nedenle onun izlerindeki bilim ve sanatın ışığını arayarak onu anlamaya çalışırız. Bizce onun kıymetini sadece onu anlayanlar bilebilir.Altınoran Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla anlar. Yaşasın Atatürk”