Tarih: 27.10.2024 11:51

Cumhuriyete dört elle sarılıp, kazanımlarını mutlaka korumalıyız!

Facebook Twitter Linked-in

"Birinci Dünya Paylaşım Savaşı’nın ardından Osmanlı İmparatorluğu yenik ve bitap düşmüş, emperyalist güçler ondan kalanları paylaşmak için harekete geçmişti. Vatanın dört bir yanı işgal edilmiş, Türk’ü İstanbul’dan ve Anadolu’dan da silmek için planlar yapılmıştı. İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan askerleri, Çanakkale’de şehitlerimizin kanı pahasına geçit vermediğimiz yerlerden ellerini kollarını sallayarak geçiyor, planlarının son aşamasını hayata geçirmek için sabırsızlanıyorlardı.

Mustafa Kemal Atatürk böylesine zor ve ağır şartlara rağmen, boğazdaki düşman donanmalarına bakıp, “Geldikleri gibi giderler” diyecek inancı ve kararlılığı her zaman ruhunda taşıyordu.

İnandığını ve düşündüğünü milletini arkasına alarak yaptı. Emperyalist güçleri ve taşeronları Yunan ordusunu, bütün dünyayı şaşırtarak verdiği Kurtuluş Savaşı’yla perişan etti. İstanbul ve Anadolu’yu düşman askerlerinden temizleyen Mustafa Kemal Atatürk, bir imparatorluğun küllerinden genç bir Cumhuriyet yeşertti.

29 Ekim 1923’te ilan edilen ve Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün eseri olan Türkiye Cumhuriyeti, büyük acılardan çıkan Türk Milleti’nin geleceğini aydınlatmış, halkımızın kendi kendini yönetmesinin temelini atmıştır.

Bir milletin makus talihini tersine çevirip, Kurtuluş Savaşı ile dirilişini, işgale direnişini ve yeniden doğuşunu tarihe altın harflerle yazdıran Mustafa Kemal Atatürk, kurduğu Cumhuriyetle de halkına muasır milletler seviyesine ulaşma yolunda en sağlam temeli atmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, emperyalizme karşı verdiği savaş ve kurduğu Cumhuriyet’le sadece kendi halkının geleceğini aydınlatmakla kalmayıp, mazlum milletlere de ışık ve ilham kaynağı olmuştur. Mustafa Kemal Atatürk, “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” diyerek, Cumhuriyete ve milletine olan inancını ölümsüzleştirmiştir.

Cumhuriyet sayesinde bugün halk çocukları ülke yönetiminde pay sahibi olabiliyor, lider seçilebiliyor, vatandaşlarımız da memleketi kimin yöneteceğine karar verebiliyor. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, milletine gösterdiği hedeflere ulaşmak ve Cumhuriyetin sonsuza kadar yaşamasını sağlamak için Cumhuriyet kazanımlarını korumak ve geliştirmek zorundayız.

Cumhuriyetin temel değerlerinden sapmadan, bilimin ışığında ilerlemek, Türkiye Cumhuriyeti’ni daha çağdaş ve her konuda güçlü hale getirecektir. Bu duygu ve düşüncelerle bizlere bir vatan bırakan, onu Cumhuriyetle taçlandıran Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Milletimizin ve hemşehrilerimin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun"

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —