9807,5%0,45
36,39% 0,28
38,20% 0,01
3425,63% -0,08
5639,62% 0,00
Çukurova Genç İşadamları Derneği, Gelişim Atölyesi Toplantıları kapsamında Eğitim Bilimci, Yazar Doç. Dr. Özgür Bolat’ı Adanalılarla buluşturdu.
‘MUTLULUK VE BAŞARININ ANAHTARI ÇOCUK’
Sheraton Grand Adana’da yapılan “Mutluluk ve Başarının Prensipleri” konulu toplantıyı 700’den fazla kişi izledi. Programın açış konuşmasını yapan Çukurova GİAD Başkanı Ömer Faruk Sakarya, hayat yolculuğunu doğumdan ölüme geçen zamana kadar gelişim, eğitim-öğretim süreci olarak gördüğünü belirterek, “İstesek de istemesek de, farkında olsak da olamasak da hayatın her anında bir şeyleri öğreniyoruz. Kendimizi geliştiriyoruz, değiştiriyoruz. Bazen bu gelişim ve değişim çok güzel bir şekilde, şirin bir şekilde, kabul edilebilir bir şekilde gerçekleşiyor. Bazen farkında olmadan çarpık kentleşme gibi gerçekleşiyor. Belki nadiren sanat eseri, şaheser şeklinde gerçekleşiyor. Bizim de kendimizde yapmamız gereken şey farkındalığımızı artırıp, oluşturduğumuz çarpık yapılaşmamızı yıkıp, yeniden inşa etmek. Bunu yapmak için kıymetli Özgür Bolat hocam gibi isimlerin değerli görüşleri, yönlendirmeleri, fikirleri önem arz ediyor. Bu bakış açısıyla Özgür Bolat’ın Adana’da, derneğimizin misafiri olarak bizlerle birlikte olmasının çok büyük anlamı var” dedi.
İnteraktif geçen toplantıda soruları cevaplandırıp, kendisi de katılımcılara sorular yönelten Doç. Dr. Özgür Bolat da, geleceğin büyükleri olacak çocuklara doğru yaklaşımın önemini anlattı. Her çocuğun birey olarak değerlendirilmesi, saygı görmesi, birey olarak karar vermesinin sağlanması gerektiğine değinen Bolat, mutluluk ve başarının anahtarının çocuklukta saklı olduğu mesajını verdi. Anne-babaların gurur duyabileceği çocuk yetiştirmeye başladığında sıkıntılar yaşanabildiğine dikkat çeken Bolat, “Bana göre dünyadaki en kötü şey bir çocuğun anne-babasının sevgisini kazanmak için kendini ispatlama çabasıdır. Çocuk kendini ispatlamak zorunda olmadan anne-babanın sevgisine güvenebilmeli” diye konuştu.
ÖDÜL CEZADIR
Çocuklara yaklaşımda onların duygularının, psikolojik ihtiyaçlarının da göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Bolat, şunları söyledi:
“Çocukları ödülle cezalandırmayın. Ödül zaten cezadır. Ödevini yaparsan bilgisayarla oynayabilirsin ne demek. Yapamazsan oynayamazsın. Ödev araç bilgisayar amaç oluyor. Hangisi daha değerlidir. Amaç değerlidir. Ödev değersizleşiyor. Yapay sevgi var. Ödülle kitap okutabilirsiniz ama okumayı sevdiremezsiniz. Ödev yaptırabilirsiniz ama öğrenmeyi sevdiremezsiniz. Bakış açınızda ‘ben anne-babayım çocuğumu iyi yetiştirmeliyim’ diyerek kendinizi üste koyduğunuz sürece söylediklerinizi yapamazsınız. Ama ‘biz birlikte büyüyoruz, benim sorumluluklarım var, çocuğumun kendi sorumlulukları var’ dediğinizde, yetiştirmekten büyümeye geçtiğinizde doğru kelimeler çıkar. Birlikte büyüyeceksiniz. Dış kaynaklı anne-baba iç kaynaklı çocuk yetiştiremez. Önemli olan iç kaynaklı olmaktır. Değer odaklı olduğunuz an kaygı gider. Anne baba kendi ihtiyacına odaklandığı an dış kaynaklıdır. Çocuğun ihtiyacına odaklanacak. Benim çocuğum sorun yaratmıyor, sorun yaşıyor diyecek. Dış kaynaklılar hırslı oluyor, iç kaynaklılar azimli oluyor. Dış kaynaklılar hedef belirliyor, iç kaynaklılar vizyon belirliyor. Dış kaynaklılar toplumdan güç alır, iç kaynaklılar topluma güç verir. ‘Ben, ben olduğum için değerliyim’ inancına sahip olursanız mutlu olursunuz. Anlam yaratmaya çalışırsanız, başarı amaç olarak değil sonuç olarak gelir sizi bulur.”