-Şu kişiyle konuş,
-Şu kişiyle sakın konuşma,
-Şu marka otomobili al,
-Şu mahallede otur,
-Şu kitabı mutlaka oku,
-Şu müzik aletini çal,
-Şu şarkıyı söyle,
-Şu lokantaya sakın gitme,
-Şu renk çorap giy,
-Şu AVM’ ye sakın uğrama,
-Şu marka telefon kullan
-Şu kişiye oy ver,
-Şu kişiye sakın oy verme,
-Şu kişinin kapısından geçme,
-Şu insan melek gibi iyidir,
-Şu insan hain ve çok kötüdür,
-Şu aileden nefret et…
…
Bu ve benzer sözleri hayatım boyunca
Kimseye ve kimselere söylemedim
Söylemem, söylemeyeceğim,
-Seçim zamanı hangi partiye oy verebilirim
Diyen soranlara bile bir öneride bulunmadım,
Çünkü renkler ve zevkler tartışılmaz özdeyişini ta çocukluğumda öğrenmiştim
Hala benim için zevkler konusunda,
En somut ölçümü oluşturur,
Bu nedenle yukarıdaki konular hakkında
Hiç kimseyle tartışmam, tartışmayacağım,
…
-Şu partiye oy ver,
-Şu partiye üye olma,
-Şu derneğe üye ol,
-Şu dernek sabıkalıdır uzak dur,
-Şu aday çok başarısız devirelim,
-Şu adayı iş başına getirelim vs
Diyenleri de hayretle dinliyorum…
…
Fikrim sorulursa elbette söylerim,
Bundan da büyük keyif alırım,
Ama SORULURSA…
Sorulmasa asla söylemem,
Ömrümce kimseyi yönlendirmeye çalışmadım,
Bundan sonra da çalışmam, çalışmayacağım,
…
Her gönülde bir aslan yattığına daima inandım,
Ayrıca herhangi bir kişiyi, bir konuda yönlendirme ve yönetme gibi kendi kendime tanıdığım böyle bir yetkim yok, olmaz olmayacak,
Kimsenin de diğerleri üzerinde böyle bir yetkisinin olduğuna hiçbir zaman inanmadım, inanmam inanmayacağım,
…
Bunları neden yazıyorum, neden söylüyorum?
Çünkü her insan biricik, şahanedir ve muhteşemdir,
En sıradan, en yetersiz gibi görünen insan bile
Zamanı ve yeri gelince aklını kendinden,
Beklenmeyecek biçimde muhteşem şekilde,
İnanılmaz biçimde kullanıp çevresini şaşırtır,
Ayrıca her insan tartışmasız olarak
En büyük saygıyı hak eder,
Her insan en çok sevilmeyi hak eder,
…
Ama aklı evvel birinin diğerini yönlendirme
Konusuna hakkındaki gerçeğe gelince;
-SEN YETERSİZSİN, KENDİNİ YÖNETEMEZSİN, HİÇ BİR YETENEĞİN, HİÇ BİR FİKRİN YOK BENİM SADECE BENİM SÖYLEDİKLERİMİ YAPARSAN MUTLU OLURSUN… SÖYLEDİKLERİMİ YAPMASAN DA ACILAR İÇİNDE KIVARINIRSIN, HAYATTA MUTLU OLAMAZSIN, GEREKİRSE SANA YAPTIRIM UYGULARIM, ACI ÇEKTİRİRİM… SEN YÖNETİLMEK İÇİN, BEN İSE SENİ YÖNLENDİRMEK İÇİN BU HAYAT SAHNESİNDEYİM; BENİM SÖYLEDİKLERİMİ MUTLAKA YAPMALISIN, YOKSA SELAMI SABAHI KESERİM ANLAMINI TAŞIR,
…
Kendini âlim çevresindekileri yönetebileceğine inandığı
Düşün zekâlı, zavallı, hatta aptal sayan,
Bu aklı evvel insanlar kendilerine vazife olmayan
Davranış ve anlatımlarla karşıdaki akıllı insanı üzer,
-ŞUNA OY VER,
-ŞUNA OY VERME,
-ŞUNU SEV, BUNU SEVME,
-ŞU PARTİYİ İKTİDARA TAŞIYALIM,
-ŞU PARTİYİ DEVİRELİM,
Gibi yönlendirmelere tamamen karşıyım…
…
Çünkü her biri mucize olan insan hangi kültür
Ve zekâ düzeyine sahip olursa olsun,
Onun kendine özel ve özgü bir hikâyesi vardır,
Hiç birisi diğerine asla benzemez,
Her insanın hayat isimli bu sahnede varlığını
En güzel, en özgün, en güzel şekilde
Devam ettirip kendini yönetebileceğinden belki de
Daha da fazla aklı zaten vardır, ister beğenin ister beğenmeyin, o kendi hikâyesinin kahramanıdır,
O nedenle diğer insanları yetersiz, kendini yönetemeyen,
Oy vereceği kişiyi bile seçecek kabiliyetsiz olduğunu
Düşünüp onu yönlendirmek için lütfen
Kendinizi fazla zorlamayın hatta yormayın,
Belki de yönlendirmeye çalıştığınız kişinin,
Sizden bin kat daha akıllı olabileceğini hesaba katın lütfen,
Sessiz olması onu yönlendirmeniz için bir neden olmasın, olmamalıdır, olamaz,
Unutmayın; en çok yönlendirmeniz ve en doğru yönetmeniz gereken tek kişi beşikten mezara kadar daiama sizsizin bunu da aklınızdan çıkartmayın,
