İstesek de, istemesek de bir gün onunla yüzde yüz buluşacağız,
Bu gerçeği kabul etmemiz lazım,
Doğan her insan bir gün kesin ölecektir,
Çünkü başlayan her şey biter; başlamasaydı bitmeyecekti,
…
Ölümdür delidir, acıması falan yoktur; her çağda ne yapsa yeridir,
Çirkin güzel, iyi kötü,
Genç yaşlı, zengin yoksul,
Yararlı yararsız demez,
Ansızın, bazen de göstererek,
Kahkahalar atarak tutar elinden insanı hayat sahnesinden alıp götürür…
…
Ölümdür delidir her zaman her insana karşı küstahtır,
Kalleştir, gaddardır, eşi emsali olmayan fırsatçı haindir,
Pervasız en büyük barbar ve de katildir…
…
Ölüm asla randevu vermez,
Asla rol yapmaz, söz dinlemeyen anlaşılmaz bir çılgındır,
Bencil, hatta çoğunlukla da ele avuca sığmayan yaramaz ve şımarıktır,
…
İnsanın ortaya koyduğu görünen görülmeyen,
Var olan, tüm değerlere fırsatını bulduğu anda aralıksız olarak saldırır;
Her şeyi yakar, sonsuza kadar yıkar,
Tarih sahnesinden silerek her şeyi yok eder,
…
-Güçlüyüm,
-Değerliyim,
-Vazgeçilmezim,
-En büyük benim diye böbürlenir,
Bu sahneye insanla çıkmıştır, son insan öldüğünde onunla birlikte ölümde ebediyyen yok olacaktır…
…
Politik davranmayı bilmez, vicdanı ve insafı yoktur,
İnsancıl duyarlılığına rastlanmaz,
İyilik ve bağışlama nedir bilmez,
Evrendeki her canlıya karşı her zaman,
En büyük, en acımasız kötü ve sınırsız kötülüktür,
İyiliğe insanlığa olan güveni temelinden yıkar, yok eder…
…
İnsanın yaşaması için ve varlığının devamını
Sağlamak amacıyla çözüm odaklı yaklaşmaz,
Çünkü böyle bir yazılımı yoktur,
Her zaman her koşulda, her çağda,
Her türlü varlığa karşı yok, aralıksız şekilde etmeye programlıdır,
Görevini yerine getirirken asla hiç bir hata yapmaz,
Asla ve kata kimseye randevu vermez,
Her cinayetinde sürpriz yapmaya, moralleri yıkmaya bayılır…
…
Özüyle kavgalı olan, kendiyle barışmayan insanları sahneden hemen temizler,
Kendini seven ruhu ve bedeniyle dost olmayı başaranları
İse biraz daha toleranslı davranıp uzun yaşatır,
…
Suç işlediğini ve yaptığının kötülük olduğunu belki de bilmez,
Evren var olduğundan beri, tüm canlılara yaptığının suç olduğunu hiçbir zaman kabullenmez,
Katil sözünü hep başkasına yakıştırır,
Yeni bir cinayetler işleyinceye kadar ortalıkta görünmez,
…
Ölüm yöneldiği etkisine aldığı her insanı anında etkiler, inanılmaz şekilde korkutur, değiştirir,
Ölüm insanı devindirir, dönüştürür,
Ölüm kesin olarak her canlıyı öldüren acımasız katildir…
…
Varsa iyi olacak yaraları da parçalar, kanatır,
İnsanın hayallerini bir daha kurmamak üzere sonsuza kadar yıkar,
Umutlarını temelinden yok eder,
Ömrünce geleceğe ve kendine küskün yeni nesil insanları ortaya çıkartır,
Korkakların yaşama sevincini yok etmekten hoşlanır ve onlara da asla acımaz,
En kısa yoldan yok eder,
Cesurlara yaklaşırken biraz daha temkinlidir,
Ama her cana karşı inanılmaz görevini yaparken kesin acımasız katildir,
…
Para, altın, elmasla, itibarla, torpille kandırılamaz,
İnsanın ömür boyu oluşturduğu bu değerlerle uzaktan yakından hiç bir işi yoktur,
Kindar, haset, intikamcı, hain ve entrikacıdır,
Çekemezliğin, entrikanın, cana kıymanın hayat bulduğu bu sahnedeki en acımasız zirvedir,
Her çağda, her koşulda, her zaman her canlıyı,
Yok, etmeye programlıdır,
Gelirken ayak seslerini kimse duymaz, hiçbir insana asla sezdirmez, hissettirmez, yok ederken de acımaz,
…
Aslında ölüm bu serüvendeki en doğal yasadır,
İnsan doğarken bir elinde yaşam bir elinde ölümle,
Bu sahneye çıkar, varlığının bedeli ölümdür,
O da zamanı biten insana karşı görevini şaşırmadan ve kusursuzca yapar,
Doğal olmayanlara, hayatın koşullarına uyum sağlamayanlara asla acımaz,
…
Kariyer, diploma, siyasi güç, kral padişah dinlemez,
Ekonomik varlık onun ilgi alanına hiçbir zaman girmez,
Zamanı tükenenleri tutup elinden, karanlıkların en bilinmezine götürür,
…
Her canlıyı ağlatır, kadınları dul, çocukları öksüz/yetim bırakır,
İnsanla birlikte hayat sahnesinde yerini alan,
Ölüm isimli bu doğal yasa, sadece yaşamın koşullarına uyum sağlayanlar ve yeni nesillerle yoluna devam eder,
…
Sonuç olarak; her çağda, her toplumdaki onun adı delidir;
Ölümdür ne yapsa yeridir…
(Çukurova Televizyonunda yıllarca birlikte çalıştığım meslektaşım, saygıdeğer Meral Kara Delen hanımın 46 yaşında doktor hatası yüzünden hayat sahnesinden aniden yok olmasından esinlenerek yazdım)
ABDULKADİR KAÇAR Adana 2025
