İki haftadır oynanacak mı, oynanmayacak mı tartışmaları ile spor kamuoyunu meşgul eden karşılaşma oynandı, bitti ama yıllarca konuşulacak hatalara sahne oldu. Örneğin, taç’dan gol yedik, 45 metreden gol yedik, attığımız gol rakip kalecinin ikramıydı.
Vedat, Azeri kaleciyi bile arattı…
Maça kalede Azeri kalecimiz Magomedaliyev ile başladık, başarılı bir 45 dakika sonunda sakatlandı ve zorunlu değişikliğe gittik. Gitmez olaydık, Vedat herkese saç baş yoldurdu, yarım devreye yediği hatalı gollerle 3 gol sıkıştırdı. 4-5 senedir kadromuzda bulunan ve gelişim kaydetmeyen Vedat’ın verilen şansı iyi kullanamaması, eminim ki gelecek senenin transfer politikasında iyi kaleci arayışını ilk sıraya oturtmuştur…
Youcef Atal’ı aradık…
Kırmızı kart cezalısı Youcef Atal oynamayınca, Hikmet hoca yerine İsmail yerine oturmuş taşlarla oynamayı tercih etti, Milad’ı soldan sağa, Yusuf Erdoğan’ı sola yerleştirdi. Değişiklik bekleneni vermeyince yarım saat sonunda Hikmet hoca hatayı görüp yerleri değiştirdi.
Asıl problemi defansın göbeğinde yaşadık. Klasikleşen Semih- Gravillon ikilisi önemli hatalara imza attılar. Semih’in ilk yediğimiz golde Mert’e kafa vurdurması, son gol de Gravillon’un Serdar’ın kafa golüne engel olamaması, yüksek top zaafiyetimizi bir kere daha ortaya koydu. Hele hele taç’dan yediğimiz golde ki dalgınlıkları affedilmezdi…Her ikisininde yaptığı olumlu iş, mücadeleleri ve defanstan olumlu uzun topla oyun kurmalarıydı…
Çalışkan orta üçlümüz…
Fenerbahçe karşısına orta alanda Michut- Maestro- Emre üçlüsü son derece çalışkandı ama üretken değildi. Michut isabetli pas (%92) ve ikili mücadelelerde ki başarısı (11/8) ile ön plana çıkarken, Maestro % 76, Emre %71 isabetli pas oranıyla sıkıntı yaşadılar. Emre’ni bazukası takım arkadaşına çarpmasa, estetik bir gole şahit olacaktık…
Balotelli yaptı yapacağını…
Dünyaca ünlü starımız Balotelli, Fenerbahçe kalecisi İrfancan’ın hatasından golünü kaydetti. Oyun içerisinde vücudunun elverdiği oranda gayretliydi, orta alandan forvet arkasına uzun top atma görevine soyunmuştu. Harika frikikini rakip kaleci de aynı güzellikte kurtardı.
Forvetimizin sağ kanadında oynayan Yusuf Sarı için rakip önlemlerini almış, Ferdi’nin arkasına takviye gelmiş, defans arkasında geniş boşluk bırakmamışlardı. Yusuf ilk yarı sadece ilk yarı sonunda istediği dribligi bulabildi. İkinci yarıda sert bir şutuna ve asistine şahit olduk…
Mendoza sağ forvet olmasına karşın, defansa yardım etmekten hücuma fırsat bulamadı…
Oyuna sonradan dahil olan Yusuf Barasi golle buluştu, Nani ise son yarım saatte topun bizde kalmasını sağladı…
910 TL ye bilet mi olur?
Deplasman maçlarında misafir tribününü doldurmasına alışık olduğumuz taraftarlarımız, İstanbu’la 910 TL biletle karşılaşınca şaşkına döndüler. 910 TL ye bilet kale arkası bilet mi olur? Buna karşın taraftarlarımız takımlarını 90 dakika desteklemekten geri kalmadı…
Arda Kardeşler…
Maçın orta hakemi Arda Kardeşler maçın önüne geçmedi. Taraftarlarımızın penaltı beklediği pozisyon ceza alanı dışındaydı. Yine de takdir haklarını ev sahibi takım lehine kullandı…
Özetle…
Hedefleri ve kulvarları ayrı olan iki takımın karşılaşmasıydı. Rakibimiz zirveyi kovalarken, biz tehlikeli rüya görmek istemeyen bir takımız. Haftaya Kayseri karşılaşmasını kazanıp puanımızı 42 ye çıkarıp, rahat bir nefes almak derdindeyiz. Kalan 7 maçta stratejimiz gelecek sezonun takımını hazırlamak olacaktır ve ilk sırayı iyi bir kaleci arayışı alacaktır. Yolumuz açık olsun…