İletişimini keser, hiçbir türlü iletişim kurmaz,
Yanıt vermez, telefonunuzu engeller;
Araya dostların girip çözmeye çalışması da
Bir türlü sonuç vermez,
…
Günler, aylar, hatta yıllarca bu sorunu düşünsünüz;
-Bu arkadaşım bana neden darıldı? Neden kırıldı?
-Bana neden küstü? Neden sitem etti?
-Bana neden iletişimini kesti?
Dersiniz, yıllardır sürdürdüğünüz arkadaşlığınız boyunca
Tüm geçmişinizi gözden geçirseniz
Bile bir türlü nedenini ve yanıtını bulamazsınız…
…
Günler, aylar, yıllarca bu konuda yanıt arar ama bulamazsınız…
Kafanız sürekli karışır, moraliniz bozulur,
Canınız karşıda sessizliğini/koyduğu
Tavrını ısrarla sürdüren, insandan daha çok sıkılır;
-Yahu o benim şu kadar yıllık arkadaşımdı,
-Ölünceye kadar samimiyetimiz bozulmaz dersiniz,
-Benim bu kadar yıllık dostumdu,
-Neden böyle davranıyor?
…
-Neden bana selam vermiyor, konuşmuyor,
-Sorularıma neden yanıt vermiyor?
-Neden sessiz kalıyor, beni neden çıldırtmak istiyor?
-Neden telefonumu engelliyor?
-Oysa biz onunla mezara kadar dosttuk, öyle konuştuk, öyle anlaşmıştık,
-Hiçbir yanlışım, hakaretim, kırıcı davranışım yokken bana neden küstü? Neden, neden, neden?
-Hiçbir yanlış söz söylemedim, kalbini kıracak bir davranışım olmadı, ama neden bana karşı tavır aldı?
-Düşünüyorum, düşünüyorum, o kişiye karşı bir yanlışımı bulamıyorum, dersiniz…
…
Bazen kendi kendinize kahredersiniz,
-Şimdi kalkıp gidip zilini çalıp
-Evine zorla girip sorguya çekmek istersiniz,
-Yahu arkadaş senin benimle ne derdin var?
-Benimle iletişim kurmayarak neden acı veriyorsun?
-Ben bu yaşıma kadar kimseyi kırmadım, kimseyi küstürmedim,
-Neden bana tavır aldın? Hangi hareketimle seni kırdım?
-Neden suskun kalarak bana vicdan azabı çektiriyorsun?
-Hatamı söyle özür dileyim, bin defa özür dileyim dersiniz…
…
Ama o kişi daha çok ısrarla suskunluğunu sürdürür,
Hatta belki de kapısını açmayacaktır, yüzünüzü gördüğünde hemen kapı dışarı edip, belki kapısını yüzünüze kapatır, belki saldırıp edip zarar verir,
Ya da bunların da ötesinde, elinden bir kaza çıkabilir diye düşünür tüm bu davranışlara neden olan düşüncelerinizden aniden vazgeçersiniz…
…
Ama kafanızın içinde günler, aylar, yıllarca dönüp duran bir türlü cevap bulamadığınız;
Bu konuda hiç beklemediğiniz bir zamanda,
Hiç ummadığınız bir kişi, kafanızın içinde dönüp duran, sizi rahatsız eden bu soruna net bir yanıt verir…
Şaşırırsınız, şoke olursunuz, rahatlarsınız, kafanızdaki soru işaretleri sona erer, her taş yerine oturur;
…
O kişi size şöyle der;
-Bu insanı çok yakından tanıyorum fazla önemseme azizim… O sadece sana değil, dünyaya küsmüş, bunların da ötesinde kendine küsmüş,
Kendiyle ilgili her türlü iletişimini kesmiş canını sıkma… Senin ne kadar iyi niyetli, dürüst, erdemli insan olduğunu biliyorum…
O kişiyi artık düşüncenden çıkart, kafandan sil at…
…
Derin bir;
-Oh çekersiniz o anda inanılmaz rahatlarsınız;
Bu yanıtı veren kişiye binlerce kez teşekkür ederken;
-Beni öyle rahatlattın, öyle mutlu ettin ki, yıllardır sıkıntıdan sıkıntıya sokan, vicdan azabı çektiren bu sorun artık benim için çözülmüştür,
-O kişiyle ilgili hiçbir şey düşünmeyeceğim, kendimi yormayacağım, kafamın içinde yıllardır dönüp duran sorunu çözdüğünüz için sana binlerce kez teşekkür ederim dersiniz, ebedi bir huzura kavuşursunuz…
…
Çünkü sizden kaynaklanmayan, tamamen o kişinin bireysel karakterinden yaşadığı sıkıntı ve sorunlarıyla baş başa bırakır, düşünce dünyanızdan o kişiyi silip atar rahatlarsınız…
İşinize gücünüze bakar, günlük yaşamınıza odaklanıp, hayat yolunda sevgiyle saygıyla mutluluk ve olumlu düşüncelerinize dalıp bu sahnedeki yolunuza devam ederseniz…
Dilerim hayatınız boyunca samimi şekilde yıllarca
Süren dostluğunuzun bu türlü bir kazayla karşılaşmaz
İletişiminizi mezarınıza kadar sürdürebilecek dostlarınız olur…
ABDULKADİR KAÇAR ADANA 2025